GİYECEK HİÇBİR ŞEYİM YOK

Dolaplarımız kalabalık ama giyecek hiçbir şeyimiz yok. Bunun sebebi zaman içerisinde yaptığımız yanlış alışverişler, gelen hediyeler, kilomuzdaki değişimler, sadece moda diye alıp çok para ödediğimiz ve sonra başkasına vermeye kıyamadığımız giysiler, ufukta hiç gözükmeyen etkinlikler için ya olursa giyerim diye sakladığımız giysiler... Benim dolabımın durumu çok uzun süre, demek istediğim yıllarca, böyleydi. Eski haline göre oldukça sadeleşmiş olsa da hala çok kalabalık bir dolabım var. 

DOLABIMI NASIL SADELEŞTİRİRİM?

Ben bu konu üzerinde ciddi manada kafa yordum. Araştırma yaptım, kitaplar okudum, fikirler edindim... Sonuç olarak Marie Kondo isminde Japon bir hanımefendinin yöntemiyle tanıştım: Konmarie. Konmarie yöntemi hayatımızı sadeleştirirken sırasıyla neler yapmamız gerektiğini anlatan bir yol haritası gibi. Görece hem en kolay hem de psikolojik olarak önemli ve büyük bir etki göreceğimiz “Giysiler” den başlıyor. Tüm yöntemi burada anlatmayacağım. Konumuz kalabalık gardıroplar olduğu için giysilerden başlayacağım.

TÜM GİYSİLERİNİZİ BİR ALANA YIĞIN

Öncelikle burada yazılanları yapmak için bir tam gününüzü ayırmalısınız. Sonra tüm giysilerinizi bir alana, örneğin yatağınızın üstüne veya salonda yere toplayın demiyorum, yığın diyorum. Çünkü ne kadar giysiniz olduğuna inanamayacaksınız. Tüm giysilerden kastım berenizden, paltonuzdan, iç çamaşırlarınıza, çorabınıza... kadar sahip olduğunuz, üzerinize giydiğiniz her şey. Yazlık kışlık ayrımaksızın tüm eşyaları bir araya getiriyorsunuz. Sonra her bir parçayı elinize alarak size ne hissettirdiğini değerlendiriyorsunuz. Marie Kondo her bir giysi “bu giysi bana neşe veriyor mu*” diye soruyor. *Does it bring me joy? Kendisi her ne kadar tek tek bunu yapmanın önemine değinse de ben tek tek yapamadım. Zaten kolaylıkla eleyeceklerinizi hızlı hızlı eliyorsunuz. Sonra işler giderek zorlaşıyor. 

BAZI GİYSİLERİ ELDEN ÇIKARMAKTA ZORLANIYORUM

Yavaş yavaş buna çok para verdim, üzerime olmuyor ama zaten zayıflayacağım, yaza düğünde giyerim, bu hediyeydi birisine verirsem ayıp olurlar başlıyor. Tüm bunları kafanızdan atın. Tarihi belirlenmemiş bir düğün olasılığı için gece elbisesi saklamanın lüzumu yok. Aynı şekilde çok para verdiniz ama giymiyorsunuz, e o zaman ikinci el uygulamalardan satın ve paranızın bir kısmını kurtarın. Giymediğiniz ama elden çıkarırsanız ayıp olacağını düşündüğünüz elbiselere tekrar bakın, zaten giymiyorsunuz. Elden çıkarsanız bunu kimse farketmez ayrıca farketseler bile merak etmeyin sizin sandığınız kadar önemli olmayacak. Ve en önemlisi, kilo verdiğimde giyeceklerim. Kilo verdiğinizde kendinizi yeni bedeninize uygun, yeni giysilerle ödüllendirmek daha zevkli olmaz mı? 

EŞYALARI ÜÇ BÖLÜME AYIRIN

Tuttuklarım, elden çıkardıklarım, emin olamadıklarım. Kullanmaya devam edeceklerinizi düzgün şekilde dolabınıza yerleştirin. Eşyalarınızı çekmece ve raflara yerleştirirken, üst üste değil, dik ve hepsini tek seferde görecek şekilde koymaya özen gösterin. İnanın üşengeçlerin hayatını kurtaran bir yöntem. Bununla ilgili yazı bir süre sonra burada olacak. 

ÜÇ AY KURALI

Karar veremedikleriniz, sizin için manevi değeri olanları... bir kutuya,poşete koyup kaldırın. Bakalım önümüzdeki 3 ay içerisinde aklınıza gelecekler mi yada kullanacak mısınız? Hatta bu kutu yada poşetin üzerine bir de bugünün tarihini atın ki, sonradan gördüğünüzde ne kadar süredir bu eşyaları hiç kullanmadığınız daha gerçek bir şekilde yüzünüze çarpsın.

KULLANMADIĞINIZ EŞYALARINIZI ÖNCE YAKIN ÇEVRENİZE TEKLİF EDİN

Elden çıkaracaklarınız için ise önce en yakınlarınızdan başlayın. Ailenize, arkadaşlarınıza sorun, bu ayıp değil. Hem büyürken hepimiz bizden büyük abimiz, ablamız, kuzenimizin giysilerini giyip oyuncaklarıyla oynamadık mı? Zaten kullanmazlar, ayıp olur varsayımlarınızı bir kenara bırakın, önce sevdiklerinize sorun. Sonra çevrenizde ihtiyacı olanlara bir bakın. Ben sweatshirt, tshirt, eşofman, çorap, şapka, eldiven... gibi iyi durumda olan bazı giysileri parça parça ufak poşetlere koyup,  aracımın arka koltuğunda uzun süre taşıdım. Işıklarda mendil satan çocuklara ve İstanbul Büyükdere Caddesi üzerinde sabahları dilenen evsiz bir kadına verdim.

Bunun dışındaki alternatifleriniz giysi kutuları, ikinci el satış ve bağış siteleri olabilir. Hem ikinci el eşyalar hem de eski oyuncakları ayırmak konusunda detaylı bir video izlemek isteseniz de youtube kanalımdaki Oyuncakları Toplama-Minimalizm 4 isimli videomu izleyebilirsiniz.
 

Bunu ilk kez yaptığınızda dolabınızda dramatik bir sadeleşme, ruhunuzda muhteşem bir hafifleme hissedeceksiniz. Bu his sizi uzun süre götürecek ama evinizin diğer alanlarında da aynı hissi yaşamak ve sadeleşmek isteyeceksiniz. Ancak bu bir gün ayırıp tüm eşyaları sadeleşme işini belki yılda bir kez ya da keyfinize göre birden fazla kez yapmak isteyeceksiniz. İkince seferde dikkat etmeniz gerekenler çok yakında burada olacak.

Sevgiler...
 

0 Adet Yorum

Yorumunu benimle paylaş